Arıları Koruyalım!
Artan nüfusun gıda ihtiyacını karşılamak bahanesiyle yoğunlaştırılan tarımsal üretimlerin sonucu olarak bitkisel ve hayvansal üretimlerde hastalıklara karşı direnç azalmıştır.Hastalıklara karşı dirençsizolan materyallerle çok verim almayı umarak üretim yapan çiftçiler pek çok yeni hastalıkla karşılaşarak ilaçlara muhtaç kalmıştır.Hastalıklarla mücadele edebilmekiçin kullanılan ilaçlardoğal dengeyi bozmaktadır. Doğal dengenin bir parçası olan bal arıları da ilaçlardan etkilenmektedir. Bitkisel üretimin başlangıç noktası olan tozlaşmayı gerçekleştirmek için çiçeğe gelen arılar ağır kimyasallara maruz kalmaktadır. Bu kimyasalların bazıları arılarınani ölümlerine, bazıları ise yavaş yavaş ölümlerine sebep olmaktadır. Arıların ürettiği ürünlerin yanı sıra tozlaşmadaki aktif rolleri düşünüldüğünde bal arılarınınekosistemde önemianlaşılabilmektedir. Son yıllarda artan arı ölümleri arıların korunması gerektiğini ortaya koymuştur.
Neden Arıları Korumalıyız?
Meyveciliktevesebzeciliktedaha fazla vekaliteli ürünelde edebilmek için arıları korumalıyız.İnsanların tükettiğigıdanın 1/3’ünde bal arılarının, dünya gıda ihtiyacının %90’ına karşılık gelen 100 ürünün 70’inde debal arıları dahil tüm arılarıntozlaştırmasına ihtiyaç duyulur.ABD’de bal arıları tarafından tozlaştırılan bitkisel ürünlersonucu elde edilen ekonomik gelir20 milyar dolar’dan fazladır. Aynı durum diğer ülkeler için de geçerlidir. Ama bütün bunların dışındaekosistemin devamlılığıiçin arı gerekliliğinin maddi bir karşılığı yoktur.
Kısacası,Arılar yoksa, yaşam yok!
*Videoyu altyazılı izlemek için videonun alt kısmında bulunan altyazı ikonuna basarak aktif ediniz ve yanındaki ayarlar kısmından türkçeyi seçiniz.